İsrail’in Gözünden Türkiye | 22 – 31 Ocak 2022

Önemli Gelişmeler
25 Ocak 2022: TBMM Başkanı Şentop’tan İsrail’e Tepki
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği Dönem Başkanı sıfatıyla yayımladığı açıklamada, Şeyh Cerrah Mahallesindeki Filistinli Salihiye ailesinin evlerinden zorla tahliye edilmesine tepki gösterdi.
27 Ocak 2022: T.C. Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Holokost Anma Günü Mesajı
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada “Uluslararası Holokost Anma Günü vesilesiyle, Nazi rejimi ve iş birlikçileri tarafından sistematik bir şekilde katledilen Yahudiler, Romanlar, engelliler ile hedef alınan azınlık ve gruplara mensup milyonlarca insanı saygıyla anıyoruz.” ifadelerine yer verildi. Açıklamada ayrıca “Türkiye, antisemitizme, yabancı düşmanlığına, ırkçılığa, İslam karşıtlığına ve her türlü hoşgörüsüzlüğe karşı sergilediği tavizsiz tutumunu sürdürmekte ve nefret temelli söylem ve suçlarla mücadeleye yönelik uluslararası iş birliğine katkı sağlamaktadır.” denildi.
28 Ocak 2022: İsrail Başbakanı Bennett’ten Türkiye Yorumu
İsrail Başbakanı Naftali Bennett, Haaretz gazetesine verdiği röportajda Türkiye hakkında da yorumlarda bulundu. Röportajda “Günümüzde Orta Doğu, süper güç olmayan bir Orta Doğu.” diyen Bennett, bu nedenle İsrail’in birçok sahada var olması gerektiğini de ekledi. “Bu aynı zamanda köprüler inşa etmek anlamına geliyor.” diyen Bennett’in açıklamaları şu şekilde devam etti:
“Türkiye ile alakalı bir illüzyona kapılmıyorum. Gazze ile kriz anlarında neler olduğunu gördüm. Bütün dinamiklere aşinayız. Yine de Oknin olayını unutmayalım. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın olayın hızlı ve olumlu bir biçimde çözülmesinde üstlendiği rolü ve bölgeyi -özellikle en büyük düşmanımız İran’ı- birlikte ele alma gerekliliğimizi düşününce durum daha fazla diyaloğu zorunlu kılıyor. Cumhurbaşkanımızın Erdoğan ile görüşmesine karşı değilim. Cumhurbaşkanımızla özel bir güven ilişkimiz var. Bunu ülkenin çıkarları için kullanmak istiyorum. Türkiye meselesi de kendisinden yardım alabileceğim meselelerden biri.”
İsrail Basını ve Araştırma Merkezlerinde Türkiye Hakkında Çıkan Haber ve Yayınlar
“İstanbul’daki Hamas Karargahının Hareketleri İsrail’i Endişelendiriyor.” başlıklı yazıda şu iddialara yer veriliyor[1]:
- Hamas’ın Türkiye ofisi hakkında çeşitli iddialara yer verilen yazıda, Hamas’ın Türkiye bürosunun faaliyetlerinin Türkiye’nin iddia ettiği gibi yalnızca siyasi olmadığı öne sürülüyor.
- Yazıda Türkiye ile bağlantılı 4 isim öne çıkarılıyor: Salih el-Aruri, Zekeriya Necib, Abdurrahman Raminat, Zaher Jabarin.
- Şin-Bet tarafından geçtiğimiz aylarda el-Halil’de yapılan operasyonda tutuklanan 4 Filistinli şüphelinin Salih el-Aruri ile bağlantılı olduğu,
- Yine Şin-Bet operasyonuyla ortaya çıkarılan ve saldırı hazırlığında olduğu iddia edilen bir yapılanmanın Zekeriya Necib ile bağlantılı olduğu,
- Zekeriya Necib’in, Şufat Kampından bir ismi, üst düzey İsrailli yetkililere suikast düzenlemek üzere teşvik ettiği ve bu isme Türkiye’de eğitim vermeyi teklif ettiği iddia ediliyor.
- Yazıda yer bulan bir diğer isim olan Zaher Jabarin hakkında ise Türkiye’den İran üzerinden Hamas’a para aktarılması süreçlerinde aktif rol aldığı ve bunun ABD menşeili raporlar tarafından teyit edildiği iddialarına yer veriliyor.
- Ayrıca geçtiğimiz aylarda Doğu Kudüs’te bir saldırı gerçekleştiren Ebu Şıhaydam ve Türkiye’ye gitmek üzereyken alıkonulan 11 şüphelinin Türkiye’de eğitim almış olabileceği iddia ediliyor.
- Bu bilgiler ışığında yazıda, İsrail’in güvenlik mekanizmasını teşkil eden kurum ve kuruluşların Türkiye ile yakınlaşmaya mesafeli olduğu ifade ediliyor.
“İran Gazı Krizi: Erdoğan’ın İsrail’e Karşı Tavrındaki Değişimin Arkasında Ne Var?” başlıklı yazıda şu hususlar dile getiriliyor[2]:
- Türkiye-İsrail yakınlaşmasının arkasında şu hususların yer aldığı ifade ediliyor:
- İsrail gazının Türkiye’ye ihraç edilme potansiyeli,
- İki ülke arasında Doğu-Akdeniz’de gerçekleşebilecek potansiyel iş birlikleri,
- Azerbaycan ve Türk dünyasındaki ortak çıkarlar ve hedefler,
- Ticari ilişkilerin geliştirilmesi potansiyeli.
- Türkiye’nin İsrail karşıtı söylemleri ilişkilerin önündeki temel engel olarak gösteriliyor. Türkiye’nin Tel Aviv Büyükelçisi olarak atanması beklenen Ufuk Ulutaş’ın makalelerinde İsrail karşıtı bir dil benimsediği iddia ediliyor.
“Türkiye’ye F-16 Satışı ABD ile İlişkileri Düzeltebilir Ancak Rusya-ABD Gerginliği Araya Giriyor.” başlıklı yazıda şu hususlara temas ediliyor[3]:
- ABD’nin, Türkiye’nin F-16 satın alma talebine nasıl cevap vereceğinin önemi üzerinde durulan yazıda şu argümanlar dile getiriliyor:

Ocak Ayı Genel Değerlendirme
Ocak ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, İsrail Cumhurbaşkanının şubat ayında Türkiye’yi ziyaret edeceğine dair açıklamasından sonra Türkiye-İsrail yakınlaşmasında yeni bir dönem başladı. İsrail basınında yer bulan değerlendirmeler, çoğunlukla Türkiye’nin içinde bulunduğu zor ekonomik şartlara ve doğal gaz meselesine değindi. Özellikle Erdoğan’ın açıklamalarının ABD’nin EastMed projesinden desteğini çektiğini açıklamasının hemen ardından gelmesi, gözleri İsrail gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşındığı yeni bir senaryoya çevirdi.
İsrail gazının hem Türkiye’ye hem de Türkiye üzerinden Avrupa’ya transferi için gerekli altyapı ve projelerin oluşturulması şüphesiz uzun bir süreç gerektirmektedir. Özellikle pandemi kaynaklı ekonomik sorunların hakim olduğu bir piyasada bu denli maliyetli bir projeye girişilmesi zor bir ihtimal olarak gözükmektedir. Bu noktada Türkiye ile yakınlaşmayı İsrail açısından makul kılan temel gerekçenin İran olduğu iddia edilebilir. Zira İsrail Başbakanı Naftali Bennett’in açıklamaları da buna işaret etmektedir. Bennett verdiği röportajda Türkiye ile İsrail’in İran meselesini birlikte ele alması gerektiğine işaret etmişti. Ancak İran karşıtı yeni bir İsrail-Türkiye cephesinden bahsetmek mümkün değil. ABD’nin bölgeden çekildiği bir süreçte İsrail, hem İran’a hem Türkiye’ye karşı tek başına mücadele etmek istemeyecektir. BAE-Türkiye yakınlaşması ve Türkiye ile Mısır ve Suudi Arabistan arasında süregelen diyalogların, İsrail-Türkiye yakınlaşmasında katalizör görevi gördüğü söylenebilir.
Referanslar: