Irak Raporu | Ağustos 2022

Bu ay yaşanan en önemli gelişmeler:
- Sadr destekçileri, Yeşil Bölge’ye baskın yaparak parlamento binasında oturma eylemi düzenledi.
- Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı, siyasi krizi engellemek için Erbil’de diyalog kurma girişimi teklif etti.
- İran Dışişleri Bakanlığı: Irak’taki gelişmeler iç meseledir.
- Hadi al-Amiri: Yeteri kadar kan döküldü. Herkes, Irak halkının kanının dökülmesinden sorumludur.
- Sadr hareketi, destekçilerini Necef dışındaki tüm illerde gösteri yapmaya çağırdı.
- Bazı aşiretler, meclis içindeki Sadr destekçilerinin oturma eylemine katıldı.
- El-Kazımi, ülkedeki krize çözüm bulmak için tüm siyasi tarafları ulusal diyaloğa çağırdı.
- İngiltere’nin Bağdat Büyükelçisi Mark Bryson Richardson, Irak’taki siyasi gerilimlere ilişkin endişelerini dile getirdi.
- Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Iraklı tarafları, itidale ve sağduyuya davet ederek “geniş ve kapsamlı bir hükümet kurmaya” çağırdı.
- Sadr, destekçilerinden parlamento binasını boşaltarak oturma eylemini dışarıda yapmalarını istedi ve cuma namazını ortak kılmaya davet etti.
- İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani, Sadr hareketi ile Şii Koordinasyon Çerçevesi arasında son dönemde tırmanan krizi çözemedi.
- Sadr Hareketi liderine, siyasi krizden çıkmak için kendi bloku ve Kanun Devleti koalisyonu olmaksızın bir hükümet kurulması önerildi.
- Elektrik kesintilerini protesto etmek için güney illerde protestolar düzenlendi, yollar kapatıldı.
- Irak, temmuz ayında Avrupa’ya ham petrol ihraç eden en büyük Arap ülkesi olarak kayda geçti.
- Irak’ın Çin rafinerilerine petrol ihracatı geçen temmuz ayında artış gösterdi.
- Diyala’da buğday üretimi yüzde 78’den fazla azaldı.
- BM: Irak’ta kitlesel göç ve 3 ilin batması.
- Irak’ın kuzeyindeki Duhok kentinde bir Türk üssü hedef alındı.
- Türkiye, aralarında Kuzey Irak’taki sorumlusunun da bulunduğu 7 PKK’lının öldürüldüğünü duyurdu.
- Sadr lideri, yargıya parlamentoyu feshetmesi için bir hafta mühlet verdi.
- Irak Merkez Bankası: Nakit rezervlerindeki artış 82 milyara yükseldi.
- Kazımi, Musul Uluslararası Havalimanı’nın yeniden inşasının temel taşını attı.
- Ninova Valisi: Musul Uluslararası Havalimanı’nın rehabilitasyonu için iki Türk şirketi ile sözleşme imzaladık.
- Sadr, parlamentoyu feshetmek için federal mahkemeye dava açtı.
- Yargı konseyi: Parlamentoyu feshetme yetkimiz yok.
- Yeşil Bölge sınırlarında Şii Koordinasyon Çerçevesi yanlılarınca gösteri düzenlendi.
- Sadr’ın bakanı, Şii Koordinasyon Çerçevesi güçlerine yeni bir saldırı başlattı.
- Şii taraflar arasındaki silahlı çatışma korkusu tırmandı.
- Hadi al-Amiri, Sudani’nin adaylığını geri çekmek ve Kazımi hükümetinin çalışmalarını sona erdirmek için bir girişim başlattı.
- Irak Maliye Bakanı Ali Allavi, Kabine toplantısında istifasını sundu.
- Kazımi, siyasi blokların liderlerini toplantıya çağırdı, Sadr Hareketi katılmayacağını duyurdu.
- Ammar el-Hekim, Suudi Arabistan’a resmi bir ziyaret gerçekleştirdi .
- İran’ın Mehran Limanı üzerinden Irak’a ihracatı yüzde 69 arttı.
- Sadr’ın bakanı: Üçüncü dönem kâbusuna son verdik, hâlâ “kırmızı kartı” saklıyoruz.
- Kazımi, enerji, ekonomi, güvenlik ve siyasi konuları görüşmek üzere Mısır-BAE-Ürdün-Katar zirvesine katıldı.
- Sadr destekçileri, parlamentonun feshine ilişkin davanın uygulanmasını talep eden Yüksek Yargı Konseyi önünde oturma eylemi düzenledi.
- Kazımi, Mısır ziyaretini yarıda keserek siyasi krizi takip etmek için Bağdat’a döndü.
- Şii Koordinasyon Çerçevesi, Yargı Konseyi önünde oturma eylemi sona ermeden yapılan diyalog çağrılarını reddetti.
- Mukteda es-Sadr siyasetten çekildiğini ve bütün kurumlarını kapattığını duyurdu.
- Sadr destekçileri Cumhuriyet Sarayı’na baskın düzenledi, yetkililer Bağdat ve bazı bölgelerde kapsamlı bir sokağa çıkma yasağı ilan etti.
- Yeşil Bölge’de Barış Tugayları ile Asaib arasında silahlı çatışma çıktı.
- Mukteda es-Sadr, silahlı çatışmalar durana kadar açlık grevine başlama kararı aldı.
- Mukteda es-Sadr, 30 Ağustos günü, taraftarlarının 1 saat içinde protestolarını sonlandırması için çağrıda bulundu.
Siyaset gündemi:
- Binlerce Sadr taraftarı Yeşil Bölge’ye baskın düzenledi, parlamento binasını bir hafta içinde ikinci kez kontrol altına alarak muhaliflerin hükümet kurma çalışmalarını engelledi.
Hükümeti son dönemde kimin kuracağı konusundaki anlaşmazlık, 2003’teki ABD işgalinden bu yana Irak siyasetine hakim olan Şii güçler arasındaki krizi daha da şiddetlendirdi.
Sadr Hareketi’nin lideri Mukteda es-Sadr, Irak’taki siyasi gelişmeler nedeniyle Iraklıların tehlikede olduğunu belirterek, bu gelişmelerin ülkedeki siyasi sistemi, anayasayı ve seçimleri kökten değiştirmek için bir fırsat olduğunu belirtti. Sadr Twitter üzerinden yaptığı bir açıklamada, Irak’ın uluslar arasında ya yüce bir konumda olacağını ya da yozlaşmışlar tarafından kontrol edilen ve yabancılar tarafından yönlendirilen bir ülke olacağını kaydetti. Sadr, “Bu, yolsuzluğu, kotaları ve mezhepçiliği ortadan kaldırmak için bir fırsat. Umarım 2016’daki altın fırsatı kaçırma trajedisi tekrarlanmaz.” ifadelerine yer verdi.
Öte yandan, Şii Koordinasyon Çerçevesi Gösteri Komitesi, Irak halkını devleti savunmak için barışçıl gösteri yapmaya çağırdı ve son gelişmeleri şüpheli darbe planlamakla tehdit etmek, devleti düşürmek, meşruiyetini ortadan kaldırmak ve devlete ve anayasal kurumlara hakaret olarak nitelendirdi. Fetih İttifakı’nın gösteri çağrılarına rağmen katılmama konusundaki kararlılığı, Şii Koordinasyon Çerçevesi’ndeki ilk parçalanma belirtilerini gösteriyor.
Fetih İttifakı başkanı Hadi al-Amiri, hem Sadr Hareketi’ne hem de Şii Koordinasyon Çerçevesi’ne itirazda bulunarak kitlesel seferberliğin kontrolden çıkıp şiddete yol açabileceği uyarısında bulundu. Amiri, “Yeteri kadar kan döküldü, bundan sonra Iraklıların kanının dökülmemesi için herkesi sorumluluk üstlenmeye çağırıyorum.” şeklinde açıklamada bulundu.
Bu tırmanış, yaklaşık 10 aydır en uzun siyasi durgunluk dönemini yaşayan bir ülkede siyaset arenasını daha karmaşık hale getirecektir. Nitekim halen Irak’taki partiler Cumhurbaşkanı seçme ve yeni bir başbakan atama konusunda uzlaşma sağlayamadı.
Öte yandan, IKBY Başkanı Neçirvan Barzani, siyasi krizi kontrol altına almak için Erbil’de diyalog kurma önerisinde bulundu. Bu öneri, Şii Koordinasyon Çerçevesi tarafından memnuniyetle karşılandı. Çerçeve, krizin çözümü için Hadi al-Amiri başkanlığındaki komitenin siyasi partilerle diyalog kurması gerektiğinin altını çizdi.
Bu bağlamda açıklama yapan İran Dışişleri Bakanlığı, Irak’taki mevcut gelişmelerin bir iç mesele olduğunu ve Iraklı parti ve akımların bu aşamanın üstesinden gelebilecek güçte olduğunu vurguladı.
Başbakan Mustafa el-Kazımi, ülkedeki krize çözüm bulunması, güvenlik güçleriyle iş birliği yapılması, devlet kurumlarına saygı gösterilmesi ve kamu düzenine uyulması için tüm siyasi partileri ulusal diyalog kurmaya çağırdı.
Uluslararası tepkilere gelince, Irak’taki ABD büyükelçiliği yaptığı açıklamada, “Barışçıl protestoları, tüm tarafları şiddete başvurmaksızın anayasal haklarını kullanmaya ve hukukun üstünlüğüne uymaya teşvik etme” yönündeki desteğini doğruladı.
İngiltere’nin Bağdat Büyükelçisi Mark Bryson Richardson, Irak’taki siyasi gerilimlerden duyduğu endişeyi dile getirerek Iraklı tarafları, bu krizden kurtulmak ve federal hükümetin bir an evvel kurulması için çalışmaya çağırdı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Iraklı taraflara “itidal” çağrısı yaparak onları “geniş ve kapsamlı bir hükümet kurmaya” çağırdı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada Bağdat’ta yaşanan gelişmelerin endişe ile takip edildiği ifade edilirken, “Irak’taki siyasi belirsizliğin en kısa zamanda giderilmesini temenni ediyoruz.” denildi.
Birleşmiş Milletler Irak misyonu, ulusal diyalog çağrılarını memnuniyetle karşılarken, siyasi liderlerin krize acil çözümler bulmak için ulusal çıkarlara öncelik vermeleri gerektiğini vurguladı.
Sadr Hareketi’nin lideri Mukteda es-Sadr, Şii Koordinasyon Çerçevesi güçlerine, Irak’taki siyasi krizi sona erdirmeyi amaçlayan öneri mektupları göndermişti. Mektupta, Nuri el-Maliki liderliğindeki Kanun Devleti Koalisyonu ve Sadr Hareketi olmaksızın yeni bir hükümetin kurulması ve görev süresinin 1 yıl olması önerildi. Bir sonraki yılın eylül ayında ise erken parlamento seçimleri yapılacak ve başbakan, Sadr Hareketi ile Şii Koordinasyon Çerçevesi arasında yapılan anlaşma ile belirlenecekti.
Kanun Devleti Koalisyonu başkanı Nuri el-Maliki ise Meclis’in tekrar oturumlarına dönmedikçe erken seçimin çözüm olmayacağını belirterek, bu tip talepleri ele alacak makamın Temsilciler Meclisi olduğunu vurguladı.
10 Ağustos’ta Sadr hareketi lideri Mukteda es-Sadr, Irak yargısına parlamentoyu feshetmesi için bir hafta mühlet verdi. Sadr, Cumhurbaşkanı’na erken seçimler için bir tarih belirlemesi gerektiğini vurgulayarak yargının halkı tekrar hayal kırıklığına uğratması halinde, oturma eylemlerinin devam edeceğini ve protestocuların başka bir pozisyona geçeceğinin altını çizdi.
Ülkeyi saran siyasi krizin ardından, iki Şii kutup arasında silahlı çatışmaların artacağı korkuları devam ederken, Sadr’ın Bakanı olarak tanınan Muhammed Salih el-Iraki, Şii Koordinasyon Çerçevesi içindeki belirli güçlere saldırı başlattı. Bu tarafları ateşle oynamakla suçlayarak “oturma eylemine karşı oturma eylemi” veya “gösteriye karşı gösteri” yoluyla “iç savaşı” körüklediklerini belirterek, “Üçlü Çete” ifadelerini kullandı.
Kazımi, krizi incelemek ve krizden çıkmak için bir çözüm bulmak üzere siyasi blokların liderlerini, Birleşmiş Milletler Irak temsilcisi ve Yüksek Yargı Konseyi başkanının huzurunda bir toplantıya çağırdı. Ancak Sadr hareketi bu toplantıya katılmayacağını duyurdu. Bu da krizi çözme şansını azalttı.
Toplantıda parlamentonun feshedilmesine karar verildi, ancak belirli mekanizmalara göre, bu Sadr’ın talebi. Sadr destekçilerinin parlamento binasına baskın yapmasına yol açan krizin odak noktası da bu.
Sadr Hareketi toplantının kayda değer bir sonucu olmadığını, halkın öfkesini daha da artırdığını savunarak destekçilerini oturma eylemine devam etmeye çağırdı.
Toplantıdan sonra Ulusal Hikmet Akımı lideri Ammar el Hekim, Suudi Arabistan’a resmi bir ziyaret gerçekleştirdi.
El-Hakim’in ziyareti, Riyad’ın mevcut siyasi krizi sona erdirmek ve Suudi Arabistan ile iyi ilişkileri olan ve bir rol oynayabilecek Sadr’a baskı yapmak amacıyla Irak Şii tarafları arasında farklılıkları çözmede ara buluculuk yapması için bir girişim olabilir.
Özel diplomatik kaynaklar, Hekim’in Erbil’deki bir Suudi diplomatla 10 gün öncesinden iletişim kurduğunu ve siyasi kriz ile Sadr’ın son hamlelerini görüşmek üzere Riyad’ı ziyaret ettiğini aktardı.
Sadr destekçileri, başta “Parlamentonun feshedilmesi” olmak üzere çeşitli talepleri için Bağdat’taki Yüksek Yargı Konseyi’nin önünde oturma eylemi düzenledi. Bu eylem, Yüksek Yargı Konseyinin çalışmalarını askıya almasına yol açtı.
Saatler sonra Sadr, destekçilerine “Meclis önündeki oturma eylemlerine devam ederken, devrimcilerin itibarını korumak için halka zarar vermemelerini” tavsiye etti.
Ancak Sadr siyasetten çekildiğini ilan ederek ve bütün kurumlarını kapatarak herkese şok yaşattı. Sadr destekçileri, Yeşil Bölge içindeki Cumhuriyet Sarayı’na baskın düzenledi. Eylemler güney eyaletlere yayıldı. Sadr destekçileri, Zikar, Vasit ve Maysan’daki valilik binalarını ele geçirdi.
Olaylar, Sadr Hareketi’nin Barış Tugayları ile koordinasyon çerçevesine bağlı Asaib arasında silahlı çatışmalara dönüştü. İki gün boyunca, 30 kişi hayatını kaybederken 800 kişi yaralandı. Mukteda es-Sadr yeniden açıklama yaparak destekçilerine geri çekilmeleri için 1 saat mühlet verdi. Sadr destekçileri bu çağrıya hızlı yanıt verdi.
- Batı medyasına göre, İran Devrim Muhafızları komutanı İsmail Kaani’nin zor bir zamanda patlak veren bu tırmanışın ardından Sadr Hareketi ile Şii Koordinasyon Çerçevesi arasındaki krizi çözmede “başarısız olduğunu” söyledi.
Seçimler ve hükümet kurma süreci, siyasi partiler arasında büyük bölünmeyi ortaya çıkardı. Bu da İran için meseleyi çok karmaşık hale getirdi. Ancak Sadr’ın kendisine iyi hizmet eden rejimi değiştirme konusunu gerçekten isteyip istemediğine dair şüpheler var. Sadr, devletin kurumlarının çoğunu kontrol ediyor, bu sayede destekçilerinin çoğunu istihdam ediyor. Bu yüzden rejimin, kendisinin daha hakim olacağı bir şekilde devam etmesini istiyor.
Ancak bunu İran adına bir kayıp olarak tanımlamak için henüz çok erken. Bu, herkes için bir kayıp olarak sonuçlanabilir. Şii gruplar arasındaki herhangi bir iç savaşın sadece Irak için değil pek çok ülke için etkisi büyük olacaktır, yalnızca Irak’ta daha derin bir etkisi olacaktır. Petrol kaynakları, çoğu ülkenin Şii bölgelerinde yer alması nedeniyle petrol arzındaki olası aksama bölgenin ve dünyanın diğer bölgelerini etkileyecektir.
- 22 Ağustos’ta, Mısır’ın kuzey kıyısındaki El Alameyn kentinde 5 Arap ülkesinin liderlerinin katılımıyla bir zirve düzenlendi. Zirvede güvenlik endişeleri, gıda durumu, Rönesans Barajı krizi ve Yemen ile Libya’daki savaş ele alındı.
Zirveye, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi, Bahreyn Kralı Hamad bin Isa al-Khalifa, Birleşik Arap Emirlikleri Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed al-Nahyan ve Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi katıldı.
Bu toplantı, El-Alameyn kentinin ev sahipliği yaptığı ilk zirve olma özelliğini taşıyor. Daha önce Mısır’ın başkenti Kahire’de ve Kızıldeniz’deki Şarm El-Şeyh tatil beldesinde zirveler düzenlenmişti.
Bahreyn Kralı Hamad bin Isa al-Khalifa hariç bu zirveye katılan diğer 4 lider, geçen yıl Akabe Zirvesine katılmıştı. Mısır, Irak ve Ürdün liderleri de daha önce birkaç zirve gerçekleştirmişti. El-Alameyn’deki 5’li Arap Zirvesi daha önce yapılan bu sürecin bir sonraki adımı olarak görüldü.
Alameyn Zirvesi, Suudi Arabistan’ın ev sahipliği yaptığı Arap-ABD Zirvesinden yaklaşık bir ay sonra gerçekleşti. Suudi Arabistan’daki zirveye aynı ülkelerin yanı sıra diğer Arap liderleri ve ABD Başkanı Joe Biden katılmıştı.
Güvenlik gündemi:
Güney Irak’taki bazı bölgelerde elektrik kesintileri nedeniyle protesto gösterileri düzenlendi ve yollar kapatıldı. Sıcaklığın 50 dereceye kadar ulaşarak rekor kırdığı bazı bölgelerde elektrik kesintisi günde 18 saate ulaştı. Onlarca öfkeli protestocu Basra’dan Bağdat’a giden ana yolu kesti, ilin merkezi bölgelerinde toplanarak lastikleri ateşe verdi.
Komşu iller Zikar ve Amara da benzer protestolara tanık oldu. Zikar vilayetinin merkezi Nasiriye’deki Zeytin Köprüsü de lastikler yakılarak kapatıldı.
Bu elektrik kesintisi, Irak’ın güney bölgelerinde 10 gün içinde üçüncü kez yaşanıyor. Bir dizi üretim istasyonunun hizmet dışı kalması sonucu elektrik akımı tamamen kesilmiş durumda.
Irak’taki elektrik meselesi, ABD’nin ülkeyi işgalinden bu yana Iraklıların muzdarip olduğu en belirgin sorunlardan birini temsil ediyor. Art arda gelen hükümetler son 8 yılda elektrik sektörüne 41 milyar dolardan fazla harcama yapmasına rağmen, enerji sorunu hala Iraklıların hayatını alt üst ediyor.
Bağdat, talebin arttığı yaz mevsiminde enerji krizini hafifletmek için şu anda özellikle Suudi Arabistan ve Kuveyt başta olmak üzere Körfez ülkeleri ile yapılan bağlantı projesine güveniyor.
Ekonomi gündemi:
- Irak, Avrupa Birliğine en çok petrol ihraç eden Arap ülkelerinin başında geliyor. S&P Global Commodity Insights’a göre, Irak, günlük 490 bin varil ihracat oranıyla temmuz ayında Avrupa Birliğine en büyük petrol ihracatçısı olarak Arap dünyasında birinci sıraya yerleşti.
Küresel olarak ise Rusya, günlük 1,87 milyon varil ile Avrupa ülkelerine ham petrol ihracatçıları listesinin başında yer aldı. ABD günde 1,3 milyon varil ile ikinci sırada, Norveç, günlük 790 bin varil ihracat oranıyla üçüncü sıraya yerleşti.
- Diyala, Irak’ta kuraklıktan en çok etkilenen bölge oldu. Bölgedeki buğday üretiminde yüzde 78’den fazla bir düşüş yaşandı. Irak’ın tüm bölgelerinde üretim düşüş hızı yarıya ulaşırken, bu da kuraklığın Diyala’daki etkisinin diğer illere göre ne kadar büyük olduğunun açık bir göstergesi.
Diyala, İran tarafının kendi topraklarından çıkan nehirlere müdahale etmesi ve yönünü değiştirerek İran topraklarına aktarması nedeniyle kuraklıktan muzdarip. Bu da tarımsal üretimi önemli ölçüde etkiliyor.
- Birleşmiş Milletler Koordinasyon Ofisi tarafından yayımlanan bir raporda, iklim değişiklikleri ve kuraklık sorunlarının şiddetlenmesi ve Basra Körfezi’ndeki su seviyesinin yükselmesi nedeniyle Irak’ın güneyindeki bazı bölgelerin su altında kalabileceği uyarısında bulundu.
Raporda, Basra, Maysan ve özellikle de Zikar’daki bazı köylerin; su kıtlığı, kirlilik ve toprak tuzluluğu nedeniyle son 10 yılda su nedeniyle en çok göç veren bölgeler olduğu kaydedildi.
Su kıtlığı, 2019’da Zikar, Maysan ve Basra’da yaklaşık 15 bin kişinin göç etmesine yol açtı. Kasım 2021’de Uluslararası Göç Örgütü, kuraklık nedeniyle Güney Irak’tan 12 bin 348 kişinin göç ettiğini duyurdu.
- Çin Gümrük İdaresi, Irak’ın bağımsız Çin rafinerilerine yaptığı petrol ihracatının temmuz ayında yüzde 77,4 artarak 32 rafineriye ulaştığını ve haziran ayında 5 bin 695 milyon varil olan ihracatın, temmuz ayında 10 bin 103 milyon varile ulaştığını duyurdu.
Irak; Malezya, Rusya, BAE ve ardından Suudi Arabistan’dan sonra bağımsız Çin rafinerilerine petrol ihraç eden en büyük on ihracatçı arasında beşinci sırada yer aldı. Geçtiğimiz mayıs ayında ise sekizinci sırada yer almıştı.
- Irak Merkez Bankası nakit rezervlerinin 82 milyar dolara yükseldiğini açıkladı. Altın rezervinin ise rekor seviyelere çıkarak, en çok altına sahip ülkeler sıralamasında 10 sıra yükselerek dünyada otuzuncu, Arap dünyasında ise dördüncü olduğunu duyurdu. 34 ton altın aldıktan sonra toplam altın varlığı 130 tonu aştı. Bu hamle, Irak Merkez Bankası’nın yerel ve uluslararası ekonomik değişikliklerle mücadele politikası kapsamında yapıldı.
- Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, yıkıma uğrayan Musul Havalimanı’nın rehabilitasyon projesinin temellerini attı. Ninova Valisi Necm el-Jubouri, valiliğin havalimanını rehabilite etmek için “TAV Havalimanları Holding Şirketi” ve “İnşaat 77” isimli 2 Türk şirketi ile sözleşme imzalandığını duyurdu.
- İran’ın Irak sınırındaki Ilam eyaletindeki Gümrük Dairesi Genel Müdürü, Mehran sınır limanı üzerinden Irak’a ihraç edilen mal ve ticari eşya değerinin son 4 ayda yüzde 69 arttığını açıkladı. İran ile Irak arasında 12 kara sınır kapısı bulunduğunu ve söz konusu dönemde Mehran Limanı’nın mal alışverişinde ilk sırada yer aldığını sözlerine ekledi.