Site icon Anadolu Yakın Doğu Araştırmaları Merkezi

 Haftalık Irak Raporu | 12 – 18 Şubat 2022

Bu hafta Irak’ta yaşanan en önemli olaylar: 

– Irak Yüksek Federal Mahkemesi, Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) cumhurbaşkanı adayı Hoşyar Zebari’nin adaylık yolunu kapattı.

– Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Necef kentinde gerçekleştirdiği ziyaret sırasında Sadr Hareketi’nin lideri Seyyid Mukteda es-Sadr ile bir araya geldi. Görüşmeye ilişkin haberler “anlaşma süresinin uzatıldığı” şeklindeydi.. 

–  Federal Yüksek Mahkemesi, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) petrol ve doğalgaz kanunun yasadışı olduğuna hükmetti.

– Pentagon: İran destekli gruplar, Irak güvenlik birimlerine sızdı. 

– Irak’ta Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, Meysan vilayetinde Sadr Hareketi mensubu bir genç ile eşinin, kimliği belirsiz kişilerce öldürülmesine ilişkin konuştu. Sadr, bazılarının ülkenin güneyinde Şii gruplar arasında çatışma çıkarmak istediği konusunda uyardı. 

– Geçen yıl Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Irak ziyaretinde Fransız petrol şirketi Total ile Irak arasında imzalanan 27 milyar dolarlık anlaşma askıya alındı.

Siyaset: 

-Irak’ta bu hafta yaşanan siyasi gelişmeler arasında en öne çıkan meselelerden biri, Federal Mahkeme’nin Hoşyar Zebari’nin cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını reddetme  kararıydı. Karar, Kürtlere rakip olduğu düşünülen milletvekillerinin açtığı dava sonrasında verildi. Vekiller, Zebari’nin cumhurbaşkanlığı görevi için anayasal gereklilikleri karşılamadığını düşünüyor. 2014 ile 2016 yılları arasında Ekonomi Bakanlığı yapan Zebari, yolsuzluk suçlamasıyla makamından düşürülmüştü.

-Önceki süreçlerde takip edilen siyasi geleneğe göre, cumhurbaşkanlığı makamı 2003 yılından bu yana Kürdistan Yurtseverler Birliği’ne aittir. Ancak Kürdistan Demokrat Partisi son yasama seçimlerinde 31 sandalye kazandıktan sonra, Kürdistan Yurtseverler Birliği’ne sadece 17 sandalye kalmıştır. Bu denklem de Kürdistan Demokrat Partisi’ni cumhurbaşkanlığına aday göstermeye itmiştir. 

-Halen kırılgan bir hükümetin kurulum çalışmaları sürerken, Başbakan Mustafa Kazımi, Mukteda es-Sadr’ı Necef’teki evinde ziyaret etti. Bu ziyaret, Kazımi’nin makamını koruma girişimi olarak anlaşılabilir. Zira, Mukteda es-Sadr, Meclis’teki en büyük bloğa sahip. 

-Sadr, eski Başbakan Nuri el-Maliki liderliğindeki Kanun Devleti koalisyonunun da aralarında bulunduğu bazı Şii siyasi grupları dışlayarak bir ulusal çoğunluk hükümeti kurmaya çalışıyor.

-Bağdat ile bölge arasında devam eden ihtilaflara ilişkin olarak Federal Mahkeme, Irak Petrol Bakanlığı’nın IKBY’nin merkezi Bağdat yönetiminin onayını almadan petrol ihraç etmesi hasebiyle açtığı davada IKBY’nin 2007 yılında geçirdiği petrol ve doğalgaz yasasının anayasaya aykırı olduğuna hükmetti. Konu bölgesel hükümet tarafından reddedildi, “Kabul edilemez” şeklinde nitelendirildi. 

-Kriz, Bağdat’ın, Maliki hükümetinin görevde olduğu Şubat 2014’te siyasi farklılıklar nedeniyle Kürdistan bölgesindeki payını kesmesinin ardından başladı. Bu da maaşları güvence altına almak ve kamu hizmetlerini sağlamak için bölgeyi petrol ihraç etmeye zorladı. Irak anayasasına göre, petrol ve gaz alanları yalnızca federal hükümetin yetkisi altında değildir, bilakis Kürdistan bölgesine de petrol ve gaz çıkararak geliştirme hakkı tanınmıştır.

Güvenlik: 

ABD Savunma Bakanlığı, ilk kez, Tahran’ın ABD karşıtı milislerinin ABD vergi mükelleflerinden kâr elde ettiğini açıkça kabul etti. ABD raporu, İran destekli militanların, Irak İçişleri Bakanlığı’na bağlı Federal Polis ve Acil Müdahale Güçleri de dahil olmak üzere Irak güvenlik güçlerini ele geçirdiğini ortaya çıkardı. Bu güçler, Irak ordusunun 5. ve 8.  Tümenleri tarafından denetleniyor. Bu tümenlerin, İran etkisine en çok maruz kalan birimler olduğu biliniyor. Çeşitli güvenlik servislerinde de İran’ın çıkarlarına veya milislerine sempati duyan memurların açık bir şekilde yayılmaya başladığı biliniyor. Bu rapor, İran’ın; Irak’ın güvenlik altyapısının birimlerini geniş ölçüde kontrol altına aldığına dair ABD’nin ilk aleni onayı anlamına geliyor. 

Irak’taki İran etkisi yıllardır gözle görünür olmasına rağmen, Pentagon, “Bedir örgütü” tarafından hakimiyet altına alınan Irak İçişleri Bakanlığı’na maddi destek sunmaya devam etti. 2003’teki ABD işgalinden sonra ise örgüt, güvenlik birimlerine sızdı.

Yine güvenlik bağlamında Irak’ta bu hafta yaşanan en önemli gelişmeler, Meysan vilayetindeki kabile ileri gelenlerine ve Sadr hareketi üyelerine ve Qais Khazali yönetiminin bir kolu olan Asaib Ehlil Hak grubuna yönelik bir dizi suikast düzenlenmesiydi. Bu suikastler, İran’ın arabuluculuk faaliyetlerinin başarısız olması ile beraber okunabilir. Nitekim İran, Şii partileri hükümete dahil etme noktasında Sadr hareketinin liderini ikna etmek için çabalamıştı. Bu da Kazımi’yi vilayetteki durumu kontrol altına almak üzere bizzat oraya gitmeye sevk etmiştir. İran’ın Sadr’a baskı yapmak ve hükümet kurma konusundaki tutumunu değiştirmek için bu olaylarla bağlantısı olması muhtemeldir.

Ekonomi: 

Ekonomi bağlamında yaşanan gelişmelere gelince; Irak, Fransız Total ile imzalanan 27 milyar dolarlık anlaşmayı durdurdu. Anlaşmanın durdurulma nedenleri şöyle:

-Malî bir uzlaşmaya varılamaması,

-Hükümetin kurulmasına ilişkin anlaşmazlıkların henüz çözülememiş olması. 

Ancak anlaşma tamamen iptal edilmedi. Anlaşmanın kaderi, tahminlere göre 6 aydan önce kurulması beklenmeyen Irak hükümetinin kararlarına bağlı olacak.